![]() |
İngilizce emir/talimat cümleleri detaylı konu anlatımı |
İngilizcede basit ve etkiler cümleler kurabileceğimiz bir konuyla devam edelim. Genel olarak İngilizcede 'emir cümleleri' olarak geçen bu yapıyı bir çok yerde görmeniz mümkün. Örneğin aldığınız ürünlerde, hava limanlarında, otobüs duraklarında ... Aynı şekilde günlük hayatta da oldukça sık kullanılır. Her ne kadar 'emir/talimat' cümleleri olarak geçse de aynı yapıyı rica ederken ve tavsiyede bulunurken kullanmak mümkün. Kısaca yapıyı öğrendikten sonra ne amaçla kullanacağınız tamamen size kalmış.
Bu yapıda özne kullanmıyoruz, fiillerden yardım alıyoruz ve fiilleri yalın halde kullanıyoruz. Sadece fiilleri kullanmak bile esasında emir/talimat vermek için yeterli olabiliyor. Örneğin;
- Gel ! : Come ! ifadesi bile doğrudan karşımızdaki kişiyi yönlendirmek için yeterli olabilir. Şimdi biraz bu kelimeyi süsleyelim.
- Buraya gel : Come here.
- Şimdi buraya gel : Come here now. Şeklinde cümleler kurmakta mümkün. Birkaç örnekle devam edelim.
- Kapıyı aç : Open the door.
- Call me later : Beni daha sonra ara.
- Sit down: Otur.
- Drink your water : Suyunu iç. - Burada küçük bir parantez açalım. Bazı arkadaşlar bu cümlede neden 'your' kelimesine ihtiyaç duyulduğunu merak edebilir. Eğer 'senin' anlamına gelen 'your' kelimesini kullanmazsak Bu cümle 'Drink water : Su iç' anlamına gelir ve genel olarak sudan bahseder. Biz karşımızdaki kişiye, kendisinin olan suyu içmesini söylüyoruz. Bu aitlikten bahsedebilmek için 'your' kelimesine ihtiyacımız var. Bu konuyla alakalı detaylı bilgi edinmek isteyenler ilgili derse bu linkten ulaşabilir.
Olumsuz cümlelerde ise "don't" kelimesinden yadım alıyoruz ve kendisine cümlemizin en başında yer veriyoruz. Yukarıdaki cümleleri olumsuz yapmak istersek şu şekilde oluyor;
- Don't come : Gelme.
- Don't come here: Buraya gelme.
- Don't come here now : Şuan buraya gelme.
- Don't open the door : Kapıyı açma.
- Don't sit down : Oturma.
- Don't drink your water : Suyunu içme.
Bu ifadelerdeki üslup bazen çok sert gibi anlaşılabilir. Bu yüzden konuşurken ses tonumuzla bu söylemleri yumuşatmak mümkün. Yada cümlemizin başına veya sonuna 'please' ekleyebiliriz.
- Open the door, please : Kapıyı aç lütfen.
- Please, close the file : Lütfen dosyayı kapat.
- Don't run, please : Koşma lütfen.
Bu yapıda olumsuz anlamı vermek için kullanabileceğimiz bir diğer kelimede 'asla/sakın' gibi anlamlara gelen 'never' kelimesidir. Tıpkı 'dont' gibi cümlemizin başında kullanıyoruz ve kendisi hali hazırda olumsuzluk anlamı veren bir kelime olduğu için 'not' kullanmamıza gerek kalmıyor. Tıpkı 'there is/there are' konusunda 'no' kullanımında olduğu gibi, yapı olarak olumlu anlam olarak olumsuz bir cümle elde ediyoruz.
- Never give up : Asla pes etme
- Never forget your keys : Anahtarlarını asla unutma.
- Never be rude to others : Başkalarına asla kaba olma.
- Never tell lies : Asla yalan söyleme.
Bu şekilde de olumsuz cümleler yapmak mümkün. Emir/talimat cümleleri konusu aslında oldukça basit ve çok farklı konularda cümleler kurabilmemize olanak tanıyan bir konudur. Genellikle karşımızdaki kişiyi kast ederek konuştuğumuz için bu yapıda özne kullanımına gerek kalmıyor. Peki, karşımızda birden fazla kişi varsa ve biz hepsine aynı şeyi söylemek istiyorsak ne yapmalıyız ? Bu durumlarda 'siz' anlamına gelen 'you' kelimesini kullanabiliriz.
- You, don't run please : Siz, koşmayın lütfen.
- You, come here : Siz, buraya gelin.
- You, sit down please : Siz, Oturun lütfen.
Burada küçük bir bilgi verelim. Eğer cümlelerimiz de 'you' ifadesini kullanacaksak, 'you' dedikten sonra yarım nefes bekledikten sonra cümleyi kurmakta fayda var. Aksi taktirde söylediklerimiz geniş zaman cümlesi gibi algılanabilir. Bu da yanlış anlaşılmaya sebep verir. Geniş zaman nedir diye sormayın birkaç ders sonra detaylı olarak işleyeceğiz. Şimdilik virgülde beklemeniz gerektiğini bilmek sizler için yeterli olacaktır.
Bu yapıyla birlikte çok şık duran bir diğer ifade ise 'will you ?' dur. Cümle sonunda kullanılır ve 'olur mu? şeklinde nazik bir anlam katar.
- Come here, will you ? : Buraya gel, olur mu ?
- Don't open the window, will you ? Pencereyi açma, olur mu ?
Günlük hayatta kullanabileceğiniz birkaç pratik cümleyi de aşağıda sizler için bırakıyoruz.
- Please, help yourself : Lütfen buyurun. (İkram için)
- Have a nice day : İyi günler.
- Enjoy your meal : Afiyet olsun.
- Wait here : Burada bekle.
- Come in : İçeri gel.
- Go away : Git buradan.
- Be careful : Dikkatli ol.
- Listen up : Dinle / Dinleyin.
- Take care : Kendine iyi bak.
- Hold on : Bekle (Telefon konuşmalarında kullanılır)
Emir/talimat cümleleri kurmak gördüğünüz gibi oldukça basit. Sizlerde kendi cümlelerinizi kurmak isterseniz, cümle kurarken kullanabileceğiniz 100 temel İngilizce fiile bu linkten ulaşabilirsiniz. Son olarak bu yapının kullanıldığı çok güzel bir şarkıyı sizlerle paylaşmak istiyoruz. Şarkı sözlerinin içinde emir cümleleri yıldız ile işaretlenmiştir.
Don't be so shine - Bu kadar utangaç olma
Take a breath - Bir nefes al ☆
Rest your head - Kafanı dinle ☆
Close your eyes - Gözlerini kapa ☆
You are right - Haklısın
Just lay down - Yalnızca uzan ☆
Turn my side - Bana dön ☆
Do you feel my heat - Ateşimi hissediyor musun ?
On your skin? - Teninde
Take off your clothes - Kıyafetlerini çıkar ☆
Blow out the fire - Ateşini dışarı çıkar ☆
Don't be so shy - Bu kadar utangaç olma ☆
You're right - Haklısın
You're right - Haklısın
Take off my clothes - Kıyafetlerimi çıkar ☆
Oh bless me father - Kutsa beni İsa ☆
Don't ask me why - Bana sebebini sorma ☆
You're right - Haklısın
You're right - Haklısın
Şarkıda geçen emir cümlelerinin tamamı bu şekilde. Tamamını merak eden arkadaşlar başka sitelerden tam çevirisine bakabilir ancak bizim konumuzla alakalı kısım buradaki cümleler.
0 Yorumlar