 |
| İngilizce üstünlük sıfatları konu anlatımı |
Bir önceki dersimizde İngilizce karşılaştırma sıfatlarını 👈 görmüştük. Hazır sıfatlarla bu kadar içli dışlı olmuşken üstünlük sıfatlarına göz atmadan olmaz. Üstünlük sıfatlarıyla cümle kurmakta tıpkı karşılaştırma sıfatlarında olduğu gibi oldukça basit. İngilizcede üstünlük sıfatlarını oluşturmak için, tek heceli kelimelerde '-est' takısını, iki heceli kelimelerde 'most' kelimesini kullanıyoruz. Örneklerle inceleyelim.
Üstünlük sıfatları '-est' takısı kullanımı :
Small : Küçük The smallest : En küçük
Tall : Uzun The Tallest : En uzun
Fast : Hızlı The fastest : En hızlı
Old : Yaşlı The oldest : En yaşlı
Bu örnekleri cümle içerisinde kullanalım :
- This is the smallest car in the parking lot : Bu, otoparktaki en küçük araba.
- My brother is the tallest person in our family : Erkek kardeşim, ailemizdeki en uzun kişi.
- The cheetah is the fastest animal on the land : Çita, karadaki en hızlı hayvandır.
- My grandfather is the oldest member of our club : Büyükbabam, kulübümüzün en yaşlı üyesi.
Üstünlük sıfatları 'more' kelimesi kullanımı:
İki veya daha uzun heceli kelimelerde sıfatımızın önüne 'most' kelimesini eklemek 'en' anlamını vermek için yeterli oluyor. Tabi ki 'the' kelimesiyle birlikte.
- The most beautiful : En güzel
- The most expensive : En pahalı
- The most interesting : En ilginç
- The most important : En önemli
Örnek cümleler :
- This is the most beautiful painting in the gallery : Bu, galerideki en güzel tablo.
- That restaurant is the most expensive in the city : O restoran, şehirdeki en pahalı restoran.
- This book is the most interesting one : Bu kitap, en ilginç olanı.
- Getting a good education is the most important thing for your future : İyi bir eğitim almak, geleceğiniz için en önemli şey.
Buraya kadar her şey güzel. Şimdide '-est' takısının istisnai kullanımlarına göz atalım. Merak etmeyin hepsine karşılaştırma sıfatlarından aşinasınız.
⭐Sonu '-y' harfi ile biten sıfatlarda '-y' düşer, yerine '-iest' takısı gelir.
- Happy : The happiest : En mutlu
- Easy : The easiest : En kolay
- Busy : The busiest : En meşgul
⭐Sonu 'sessiz + sesli + sessiz' şeklinde biten tek heceli sıfatlarda son harf tekrarlanır.
- Big : The biggest
- Hot : The hottest
- Thin : The thinnest
⭐Sonu hali hazırda '-e' ile biten sıfatlarda sadece '-st' yazmak yeterli oluyor.
- Wise : The wisest
- Large : The largest
- Safe : The safest
- Nice : The nicest
⭐Karşılaştırma sıfatlarında olduğu gibi burada da birkaç tane düzensiz sıfatımız var.
- Good : The best : En iyi
- Bad : The Worst : En kötü
- Far : The farthest / The furthest : En uzak
- Little : The least : En az
- Much / many : The most : En çok
⭐Düzensiz üstünlük sıfatlarıyla örnek cümleler :
- This is the best day of my life : Bu, hayatımın en iyi günü.
- This is the worst movie : Bu en kötü film.
- That star is the furthest one : O, en uzak yıldız.
- This is the least expensive option : Bu en ucuz seçenek.
- This is the most popular game : Bu en popüler oyun.
⭐İngilizcede bazı sıfatlar anlamları gereği karşılaştırma ve üstünlük derecesi almaz. Bu sıfatlara 'mutlak' sıfatlar' denir. Bu sıfatlar, bir şeyin tamamen sahip olduğu yada hiç sahip olmadığı özellikleri tanımlar. Örnekleri incelediğinizde bu açıklama çok daha mantıklı gelecektir.
- Absolute : Mutlak, tam : Bir şey daha mutlak veya en mutlak olmaz.
- Perfect : Kusursuz : Bir şey ya kusursuzdur yada değildir.
- Unique : Tek, benzersiz : Birden fazla 'en tek' şey olmaz.
- Infinite : Sonsuz : Daha sonsuz veya en sonsuz diye bir şey olmaz.
- Final : Son : Yine en son veya daha son gibi kavramlar mantıksız oluyor.
- Complate : Tamamlanmış, bütün : Bir şey ya tamdır yada değildir.
- Dead : Ölü
- Alive : Canlı
- Empty : Boş
- Full : Dolu
- Universal : Evrensel
- Digital : Dijital
- Wooden : Tahtadan yapılmış
- Married : Evli
⭐Günlük konuşmada veya yazılarda, bu sıfatların bazen vurgu yapmak amacıyla karşılaştırma veya üstünlük derecesinde kullanıldığına rastlayabilirsiniz. Bu genellikle kelimenin tam anlamıyla değil, mecazi veya abartılı bir anlamda kullanılır.
- This is the most unique opportunity : Bu en eşsiz fırsat : Burada 'çok eşsiz' anlamına vurgu yapılmaktadır.
- This is the most perfect day : Bu gün, en mükemmel gün : Burada "çok mükemmel" veya "kelimenin tam anlamıyla kusursuz" anlamında vurgu yapılmaktadır.
- He is the most completely exhausted person I know : Tanıdığım en tamamen bitkin kişi o. : Burada "çok bitkin" anlamında vurgu yapılmaktadır.
⭐Bu tür kullanımlar yaygın olsa da, dilbilgisi açısından katı kurallara göre doğru kabul edilmezler. Özellikle resmi yazılarda veya sınavlarda bu tür kullanımdan kaçınmak daha iyidir.
Sıfatlardan birazcık sıkılmış olabilirsiniz ama merak etmeyin öğrendikçe aslında kuralların birbirine ne kadar çok benzediğini fark edeceksiniz. Bu konu için bu kadar bilgi yeterli olacaktır. Herkese iyi çalışmalar.
.png)
0 Yorumlar